Çalışmaktan Hayatı Kaçıranlardan mısınız?
3501 görüntülenme
Çalışma hayatının sarp ve çetin kayalıklarından hiç birimiz güle oynaya geçmiyoruz bunun farkındayım. Ama hadi biraz sakin olmayı deneyelim.
Sektörler ve birimler arasında da farklılık gösteren kriz anlarını hepimiz yaşıyoruz. İnsan Kaynakları genel çalışan profili açısından genellikle daha sakin mizaçlı insanların toplandığı bir birim olmakla beraber finans, üretim, planlama, tasarım gibi alanlarda tansiyon her zaman biraz daha yüksek oluyor. Sıcak satış yapılan bir açık ofisin hemen karşısında finans, paralelinde ise muhasebe departmanı var. Satışçılar tüm gün canhıraş ellerinde ki ürün ya da hizmeti satmaya çalışırken finansın nakit akışında sorun yaşanmakta. Finans müdürü ellerini bağlamış operasyon uzmanının banka ile görüşmesini dinliyor, karşıda muhasebeden bir çalışan telefonda eksik gelen faturaların hesabını sorarken diğeri sessizce mutabakat yapmaya çalışıyor. Gözlerinizi kapatıp 10 saniye arkanıza yaslandığınızda çalışma arkadaşlarınızdan çıkan onca sesin anlamsızlığını ve beyninize matkap gibi işleyen bir uğultudan farksız olduğunu hissediyorsunuz. Bir yandan beden yorgunluğu bir yanda zihninize dolan onca gürültüyü alıp mesai bitiminde yola çıkıyorsunuz. Evet işte hepimizin 3 . mesaisi başlıyor. Sabah işe gelmek günün ilk mesaisiydi bu arada : ) Trafik, korno sesleri, radyoda olumsuz haberler, toplu taşıma aracındaysanız muhtemelen bir kavga... Apartmana girdiğinizde posta kutusunda sizi bekleyen faturalara hiç girmiyorum bile. Bu yazdıklarımın tamamına yakınını her gün hepimiz yaşıyoruz. Özellikle büyük şehirlerin sonsuz trafik çilesine bir de çalışma ortamlarının huzursuzluğu ve olmazsa olmaz gürültüsü eklenince ne yazık ki hayatlarımız hiç kolay değil.
Peki neden yazdım bunları emin olun iyice can sıkmak için değil sadece onca kargaşada hayatımızın biraz olsun farkına varabilmek için. Her şey bu kadar zorken hayatı biraz kolaylaştırmak için hemen harekete geçmeliyiz.
En basit önerilerle;
Haftada en az 1 gün alarm çalmadan uyanmalıyız.
Haftada en az 3 sabah yarım sat erken uyanıp pijamalarla kahvaltı etmeliyiz.
Ofis sıkıntılarını akşam yemeğinin gündemine taşımayınız.
Akşamları uyumadan zihnimizi dinlendirecek kitaplar okumalıyız.
Haftada en az 4 gün temiz havada yürüyüş yapmalıyız.
Bize zarar veren insanların nedenleri ile listesini çıkarıp, iyileştirme programı yapıp, umutsuz vakaları temizlemeliyiz.
Taze meyve sebze tüketimine önem vermeliyiz.
Sakinleştirici ilaçlar yerine sakinleştirici müziği denemeliyiz.
Eminim hepimizin çok iyi yapabileceği bir hobisi vardır, bunu keşfetmeliyiz.
Yalnız yaşıyorsanız gün içinde size ihtiyaç duymadan da yaşayabilecek bir evcil hayvan edinmeliyiz.
Daha az dramatik dizi, stres yaratan yarışma programları ve ikinci sayfa haberleri izlemeliyiz.
Aynı anda hem bedeni hem ruhu dinlendiren yogayı denemeliyiz.
Ayda en az 1 defa yakın dostlarla keyifli etkinliklere dahil olmalıyız.
İş hayatı bu denli zorlarken, sosyal hayatla onu keyiflendirmezsek o tahammül edemediğiniz renksiz, sıkıcı ve huzursuz çalışanlardan hiçbir farkınız kalmaz. Haydi siz de listenizi genişletin ve hemen şimdi daha huzurlu bir hayata adım atın.
21/01/2013
