Bir Etkili Liderlik Aracı Olarak Kendini Tanımak
9952 görüntülenme
Sağlıklı bir iletişim kurabilmenin ve karşı tarafı anlayabilmenin ilk koşulu kendini tanımak. Etkili liderliğin en önemli bileşeni de kendini tanımak.
Kişi kendi motivasyon faktörlerini, potansiyelini ve sınırlarını, kurduğu ilişkilerin niteliğini, yaşam amacını ve değerlerini bilmeden; anlamlı bir gelecek resmi çizemez. Çizse de bunu etkili şekilde insanlara ulaştıramaz, yani vizyonu gerçekleştirecek insanları etkileyip harekete geçiremez.
Ancak çoğu yönetici kendini zaten tanıdığını düşünüp, doğrudan başkalarını tanımanın peşine düşer. Genel bir eğilim olarak; başka insanları daha hızlı tanıyabilmenin bize avantaj, güç ve üstünlük sağlayacağını düşünürüz. Bu amaçla çeşitli yöntemlere başvururuz; hatta bu yöntemler için bol para harcamaktan kaçınmayız.
Ne var ki; çok az kişi kendini ne derece tanıdığına kafa yorar.
Üstün Dökmen'in (2011) de belirttiği gibi, kendini tanımak için öncelikle güçlü ve gelişmeye açık yönleri bilmek, duyguları tanımak, bu farkındalığı düşünce ve davranışlara rehber olacak şekilde kullanmak ve kendini açık bir biçimde ifade edebilmek gerekir.
Kendini Tanımanın Dört Boyutu
Ünlü psikolog Carl Rogers'a göre; kendini tanımak birbiriyle bağlantılı dört boyutta gerçekleşir:
1. Psikolojik boyut; insanın duygularını, güdüleyici faktörleri, kişiliğini tanıması
2. Fiziksel boyut; insanın fiziksel durumunu, potansiyelini ve imgesini tanıması
3. Sosyal boyut; insanın ilişkilerinin ve iletişiminin farkında olması
4. Felsefi boyut; insanın yaşam ve ölüme verdiği anlamın, değerlerinin, inançlarının farkında olmasıdır.
Peki, kendimizi tanımak o kadar kolay mı?
Kişiliğimize İşlemiş Sorunlar
Uzmanlara göre kişiliğimiz, büyük ölçüde, 0-6 yaş arasında şekilleniyor ve sonradan kendimizdeki sorunların farkına varmak, hele de değiştirmek çok zorlaşıyor.
Hepimiz iş ortamına, kişiliğe işlenmiş sorunlarla geliyoruz. Bu sorunlar duygu, düşünce ve davranışlarımızı, hatta beden dilimizi şekillendiriyor. Şema Terapinin yaratıcıları J. E. Young ve J. S. Klosko (2014), yaşam boyu tekrar eden bu sorunlara "şema" adını veriyor. Şemalar sinsi ve ısrarcı.
Örneğin hep başına korkunç bir şey geleceğinden korkan birinin yönetici olduğunu varsayalım. Aşırı kontrolcü tavrıyla ekibindeki insanları bezdirebilir. Ürkek bir beden diline sahip olabilir. Adım atmaya veya mantıklı riskler almaya cesaret edemeyeceği için işler sıklıkla tıkanıklığa uğrayabilir.
Hep bir şekilde kusurlu olduğunu ve insanların onu kabullenmesinin imkansız olduğunu düşünen birinin 'yönetici hali' nasıl olur? Böyle bir yöneticinin ekibini etkilemesi veya iş çevresinde saygı uyandırması söz konusu olamaz. Gerisini siz hayal edin...
Çevresinden ne kadar takdir alırsa alsın bunu hak etmediğini düşünüp mutsuz olan birinin 'yönetici hali' ise felakete dönüşebilir. Bu yönetici, ne kendinden ne de ekibinden asla tatmin olmayacaktır. Güven sorunu yaşayacak, takdir etmeyi bilmeyecek, delegasyondan kaçınacaktır.
Yaşamda tekrar eden 'şema'larımızın farkında değilsek, başımıza gelen olumsuzlukların sebebini hep dışarıda ararız. Oysa bunların üzerinde çalışmak, hem kendimize karşı hem de lider olarak ekibimize ve işimize karşı bizim sorumluluğumuzdur.
Kendimizi Tanımak ve Değiştirmek için Yöntemler
İleri boyutta olan sorunlar için psikolojik danışmanlık almak gerekebilir. Ancak fazla kökleşmemiş bazı sorunlarınızı ortadan kaldırmak veya size olumsuz etkilerini hafifletmek için kendi üzerinizde çalışabileceğinizi göreceksiniz.
Önce kendinize karşı dürüst olmanızı öneriyorum. Kendinizi sürekli gözlemlemeli ve sorunlarınızın varlığını kabul etmelisiniz.
Bazen sorunlarınızın farkında olsanız bile, yüzeysel destekler ile pek bir şeyi değiştiremediğinizi görürsünüz. İçinize işleyecek, kendinizle yüzleşmenizi sağlayacak dönüşümsel yöntemleri denemelisiniz.
Benim önerim,
yönetici koçluğu alarak işe başlamanız. İşini iyi yapan bir yönetici koçu, kendinizle ilgili en önemli farkındalıklara ulaşmanıza aracı olabilir. Değişimde farkındalık esastır.
Yetişkinlerde kendini gözlemleme, tanıma ve ifade etme becerilerinin uygulamalarla geliştirilmesinde
drama temelli programlar, etkin bir yöntem olarak kullanılıyor. Lütfen bunları deneme cesareti gösterin. Mucizevi etkilerine inanamayacaksınız.
Yaşantısal öğrenme yöntemleri, kendini tanımanın dört boyutuna da temas eder. Artık kurumsal öğrenme yöntemlerinizi, yeniliklere uydurmanın zamanı gelmiştir belki de...
23/01/2019