İK'da Amaca Giden Yollar
3276 görüntülenme
İnsanların zorluk çektikleri dönemlerden bir tanesi de mezun olmaya yakın yaşanan yeni mezun şaşkolojisidir. Daha mezun olmadan düşünmeye başlarsınız; vakit kaybetmeden işimi ele alabilir miyim, iş bulamazsam el alem ne der sorularına kendinizi hazırlamaya çalışırsınız. Hedefleriniz bellidir ama geleceğe güvenemezsiniz. İçinizi, planladığınız şeylerin hayata atıldığınızda birebir uymama korkusu sarar. Daha mezun olmamış arkadaşların bu korkularını biraz da olsa hafifletebilmek için kendimde bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı hissettim.
"Tecrübe çok zalim bir öğretmendir. İnsanı önce sınavdan geçirir sonra dersini öğretir." İş hayatının en zorlu sınavlarına girmiş ve dersinden başarılı olarak geçmiş kişilerin benle paylaştıkları tecrübeleri paylaşmanın bu yazıyı anlamlı kılacağını düşündüm. Birçok seminere katıldım, birçok İK Uzmanı ile tanışıp tecrübelerinden istifade etme fırsatı buldum. Kulağıma küpe ettiğim değerli bilgileri paylaştıkça anlam kazanacağına inanıyorum.
İyi Bir İKcı Nasıl Olur, Olmalıdır?
İnsana Değer Ver: Bir tavsiye istediğimde ağızdan çıkan ilk sözcük
"insanları sevmeli, her daim güler yüzlü olmalı ve iletişim kurmaktan çekinmemelisin" olurdu. Bunu sadece İKcı olduğumuz için değil insanlık görevi olduğu için yapmalıyız. Bir gün yolda giderken herhangi bir belediye temizlik görevlisine "kolay gelsin" dediğinizde görevlinin yüzündeki şaşkınlığı ve tebessümü görmenizi isterim. Suratsız, iletişim kurmaktan aciz insanlara dönüştük. Bence
"Yeni doğan çocuğun kulağına fısıldanan ezan gibi yeni yetişen bir İKcının da zihnine "insana değer" tohumları işlenmeli!"
Özgün Ol: Her alanda özgün olmalısın. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır sen kendi tarzını oluşturacaksın. Banu Çakar;
"iş yapış tarzınız imzanız olsun" der. İnsanlar bir değişim gördüğünde bu işin başlangıcının senden çıktığını ve yapsa yapsa o yapmıştır cümlesini kurdurabilmektir özgünlük. Sıradan bir iş olsa bile üzerine kendinizden bir şeyler eklemeye gayret edin. Bu yöntem işinize dört elle sarılmasına neden olur.
Her Konuda Bilgin Olsun Ama Birinde En İyi Ol: Biz İKcılar Personel Yönetimi olarak adlandırılmaktan rahatsızlık duyarız. Bana verilen nasihatlerin yoğunlukta olduğu bir konuda bu idi. İyi bir İKcı olmak için özlük ve bordrolama işlemlerini çok iyi bilmek gerektiği üzerinde durulur. Bir yönetici konumuna gelebilmek için bu konunun ehemmiyeti büyüktür. Özlük ve bordrolama işlemlerinde kendinizi yeterli hissettiğinizde spesifik olarak ilgilendiğiniz bir konuya yönelebilirsiniz. Hakim olmadığınız bir konu hakkında astlarınızı denetleyemez ve bölümün yönetiminde iletişim kopuklukları ve işin işleyişinde aksaklıklar olur.
Bilgilerinizi Taze Tutun: İnsan Kaynakları, gelişimini sürdüren bir meslek dalıdır. Her geçen gün yeni bilgiler ve uygulamalar hizmetimize sunuluyor. İK ne kadar dinamik ise bizlerinde bilgiyi alma konusunda o derece istekli ve dinamik olmamızı gerektiriyor.
Başarıya ulaşabilmek için kendi uğraşlarınızın yanında tecrübe edinmiş insanların deneyimlerinden faydalanabilmek ileride karşılaşacağınız bir sorun karşısında sizlere çözüm kaynağı olacaktır. Benim zihnimde kalanlar bu kadar sizlerin de eklemek istedikleriniz var mıdır? :)
22/07/2013